Güncel Haberler

DEM partisinden İmralı görüşmelerine ilişkin açıklama: Tüm tarafların ortak isteği var

28 Aralık Cumartesi günü İmralı’da terör lideri Abdullah Öcalan ile görüşen DEM Parti heyeti, ardından İYİ Parti dışındaki tüm partilerle bir araya gelerek süreci değerlendirdi. Görüşmelerin ardından DEM partisinden konuyla ilgili bir açıklama bekleniyordu. Partiden beklenen açıklama bugün yazılı olarak yapıldı.

DEM partisinin açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Abdullah Öcalan’la 28 Aralık 2024’te İmralı’da yaptığımız görüşmenin ardından, bu toplantının sonuçlarına ve kendisinin talebine istinaden TBMM, siyasi partiler ve cezaevindeki siyasi dostlarımızla bir dizi toplantı yaptık.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile 3 Ocak’ta başlayan ziyaret ve görüşmelerimiz, Milliyetçi Hareket Partisi, Gelecek Partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi, Saadet Partisi, Genel Başkan ve temsilcileriyle devam etti. Cumhuriyet Halk Partisi, Deva Partisi ve Yeniden Refah Partisi. 11 ve 12 Ocak tarihlerinde cezaevinde tutuklu bulunan eski eşbaşkanlarımız ve siyasi dostlarımız Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Leyla Güven ve Selçuk Mızraklı ile görüşmeler yaptık.

6575757

Bu diyaloglar, barış odaklı toplantılar ve bu fikir alışverişi süreci eşbaşkanlarımız ve parti meclislerimizle, parti bileşenimizi oluşturan siyasi parti ve oluşumlarla, birlikte hareket ettiğimiz siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarıyla başlatıldı ve devam ediyor. ittifak halinde işbirliği yapıyoruz.

Öncelikle bizi nezaket ve iyi niyetle karşılayan, değerli görüş ve önerilerini paylaşan, kaygı ve eleştirilerini son derece yapıcı bir dille dile getiren tüm siyasi partilerimize ve onların değerli liderlerine en içten saygı ve şükranlarımızı sunarız. .

Ziyaret gündemimizin ana eksenini Öcalan’la yaptığımız görüşmenin sonuçlarının aktarılması ve yeni durumun karşılıklı değerlendirilmesi oluşturdu. Bunlar özetle şöyle: Kürt sorununa ve bunun sonucunda ortaya çıkan çatışma sürecine kalıcı çözüm arayışına olumlu katkı yapma isteği ve iradesi, Türk-Kürt kardeşliğinin güçlendirilmesi yönündeki tarihi sorumluluk, radikal eylem sorumluluğu ve Ortadoğu’da geri dönüşü olmayan gelişmelerin, sorunun en önemli çözümü TBMM ve demokratik siyaset olarak görülüyor. Temeli oluşturmaya odaklanır.

“SAMİ VE UMUT VERİCİ BİR GEÇMİŞTİ”

Toplantıların neredeyse tamamı samimi ve umarım olumluydu. Önde gelen liderler ve delegeler barış sürecine prensipte destek verdiklerini ifade etti. Ancak çeşitli konularda endişeler ve öneriler de ortaya çıktı. Bunlar temel olarak sürecin şeffaflığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde yürütülmesi/yürütülmesine odaklanıyor. Bu toplantılarda heyetimiz endişeleri ve soru işaretlerini ortadan kaldırmaya yönelik açıklamalar ve sunumlar yaptı.

“ORTAK BİR İSTEK VE İRADE VAR”

Toplantılardan edindiğimiz izlenim, Kürt meselesinden kaynaklanan çatışmalı ve gergin sürecin geride bırakılması konusunda tüm siyasi partilerde ortak istek ve iradenin olduğudur. Tüm bunların aşılması ve ülkemizdeki tüm etnik, dini ve mezhepsel unsurların birlik ve kardeşliğinin geliştirilmesinin herkesin yararına ve yararına olacağı ortak düşüncedir. Buna paralel bir konu da barış sürecinin genel demokratikleşmeye ve demokratik siyaset alanının genişlemesine yol açması gerektiğidir.

“Görüşmelerimiz son derece olumlu geçti”

Başkanlarımızla ve cezaevlerindeki arkadaşlarımızla görüşmelerimiz son derece olumlu bir şekilde devam etti. Öcalan ve DEM Partisi’nin bu süreçte oynayacağı role açık desteklerini ifade ederek, siyasi ve toplumsal zeminin güçlenmesine olumlu katkı sağlama sorumluluğunu yerine getireceklerini açıkladılar.

“EN AZINDAN BU SONUÇ ÇOK ​​SAVAŞ”

Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşliğe odaklandığımız bu dönemde, yazılı ve görsel medyada zaman zaman karşılaştığımız ayrımcı ve önyargılı üslup ve bunun yarattığı spekülasyon alanı, çözüm bulmayı zorlaştırıyor. bizim işimiz. Herkesin ve her kesimin bu sürece ilişkin beklenti ve umutlarının yanı sıra kaygıları, hassasiyetleri ve soru işaretleri var. Biz bunun farkındayız. Hal böyleyken, kulaktan dolma olarak nitelenemeyecek uydurma söylemler üretip yaymak, bazen ahlaki sınırları bile aşan programlar yaratmaya çalışmak, en iyi ihtimalle savaşa girmektir.

ÖCALAN’LA BİR KEZ DAHA GÖRÜŞECEKLER

Tüm güzel izlenimlerimizle en kısa sürede Öcalan’ı ziyaret edeceğiz ve sürecin sağlıklı yöntemlerle barışa ulaşması için elimizden geleni yapacağız. “Bu çabalara devam eden halk desteği, barışın ve çözümün inşasında en önemli unsur olacaktır.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu